Basit öğe kaydını göster

dc.contributor.authorTürkmen, Elif Kübra
dc.date.accessioned2021-03-05T21:49:32Z
dc.date.available2021-03-05T21:49:32Z
dc.identifier.citationTürkmen E. K. , "İslam Boşanma Hukukunun Oluşumunda Cahiliye ve Kullanılan Dilin Etkileri", I. Uluslararası Din ve İnsan Sempozyumu “Din, Dil ve İletişim” , Eskişehir, Türkiye, 10 - 12 Ekim 2019, no.337, ss.563-573
dc.identifier.otherav_dace21da-43af-400d-b9ef-ca85ce378d08
dc.identifier.othervv_1032021
dc.identifier.urihttp://hdl.handle.net/20.500.12627/144215
dc.identifier.urihttps://ogu.edu.tr/files/icerik/8326b964-966f-4927-9b95-923843af51d9/I.%20Din%20ve%20%C4%B0nsan%20Sempozyumu%20Kitab%C4%B1%2024.12.2019.pdf
dc.description.abstractKur’an, belli bir dönemde kendi örf ve adetleri olan belli bir topluma indirilmiştir. Vahyin muhataplara iletilmesi onların konuştukları dil aracılığıyla olmuştur. İslam, doğduğu coğrafyanın sadece dilini kullanmakla kalmamış, vahyin daha iyi anlaşılması amacıyla o toplum tarafından benimsenip yerleşmiş kavramlardan da istifade etmiştir. Dolayısıyla Kur’an’da hitap ettiği toplumun inanç, kültür ve davranışlarını yansıtan unsurların bulunması da kaçınılmazdır. Aynı şekilde yeni bir hukuk sistemi kurmaya çalışan İslam dininin, muhatapların anlayacağı dili ve bu dile yerleşmiş kavramları kullanarak hükümler ortaya koyması da tabii bir durumdur. İslam hukukunun çeşitli alanlarında olduğu gibi boşanmayla ilgili hükümlerde de Cahiliyede kullanılan ve dildeki anlamından hareketle yeni anlamlar kazandırılan terimler bulunmaktadır. Yaşanılan coğrafya, pek çok alanında olduğu gibi dil de etkisini göstermektedir. Çöl ortamında yaşayan Arapların dil ve kültürlerinin de bu ortama göre şekillendiği görülmektedir. Bunun örneklerinden birini de Türkçeye “boşanma” olarak tercüme edilen “talâk” kelimesinde görmek mümkündür. Zira evliliği sona erdirmek manasında kullanılan talâk kelimesi, aslen Arapçada “deveyi mer’ada bırakmak, ipini çözmek” anlamlarına gelmektedir. Arapların evliliği sona erdirme fiilini “talâk” kelimesiyle ifade etmeleri, o toplumun evliliğe ve kadına bakış açısını da yansıttığı söylenebilir. Zira Arapların talâk kelimesini boşanma anlamında kullanmaları, develeri bağladıkları gibi kadınları da nikâh bağıyla kendilerine bağlayıp diledikleri zaman da bu bağı çözebilecekleri düşüncesine sahip oldukları kanaatini uyandırmaktadır. Aynı şekilde hulle, muhâla’a, îla ve zıhar gibi boşanmayla ilgili uygulamalar da Arap dilinde taşıdıkları manalardan hareketle Cahiliye döneminde ıstılahlaşmış ve bu kavramlar İslam hukuku tarafından da kullanılmıştır. Bu bildirinin amacı, Cahiliyede boşanmayla ilgili kullanılan pek çok tabirin aynı şekilde İslam aile hukukunda da kullanılmaya devam ettiğini göstermeye çalışmaktır.
dc.language.isoeng
dc.subjectİslam Hukuku
dc.subjectSosyal ve Beşeri Bilimler
dc.subjectİlahiyat
dc.subjectDİN
dc.subjectSanat ve Beşeri Bilimler
dc.subjectSosyal Bilimler (SOC)
dc.subjectSanat ve Beşeri Bilimler (AHCI)
dc.titleİslam Boşanma Hukukunun Oluşumunda Cahiliye ve Kullanılan Dilin Etkileri
dc.typeBildiri
dc.contributor.departmentİstanbul Üniversitesi , Sosyal Bilimler Enstitüsü , İlahiyat Fakültesi Bölümü
dc.contributor.firstauthorID2206215


Bu öğenin dosyaları:

DosyalarBoyutBiçimGöster

Bu öğe ile ilişkili dosya yok.

Bu öğe aşağıdaki koleksiyon(lar)da görünmektedir.

Basit öğe kaydını göster