Kamu Görevlilerinin Yeni Anayasadan Beklentileri Araştırması
Yazar
Akgül, Osman
Şahin, Levent
Cerev, Gökçe
Konak, Ceyhun
Kocakaya, Muhammed Erkam
Balcı, Ali İhsan
Koç, Ömer
Üst veri
Tüm öğe kaydını gösterÖzet
“Kamu Görevlilerinin Yeni Anayasadan Beklentileri Araştırması”, Türkiye’de kamu görevlileri sendikalarının temel sorunlarına üyelerin bakış açısını tespit ve çözüm önerileri konusunda eğilim profillerini ortaya koymak amacıyla gerçekleştirilmiştir. Bu sayede yeni anayasa çalışmalarına sosyal haklar açısından yardımcı olunması hedeflenmiştir. Bu çalışma kapsamında gerçekleştirilen Kamu Görevlilerinin Yeni Anayasadan Beklentileri araştırması bulgularında da grev hakkının anayasal teminat altına alınması talep edilmektedir.Araştırma kapsamında Türkiye genelinde Memur-Sen’e bağlı sendikalara üye olan 5586 kişiyle çevrim içi olarak uygulanananket gerçekleştirilmiştir. Veriler SPSS paket programında istatistiki yöntemler kullanılarak araştırılmış ve gerekli olan tüm analizler detaylı bir şekilde yapılmıştır. Çalışmanın ilk bölümünde doktrinde ve uygulamada kamu görevlisi kavramının nasıl ele alındığına ilişkin kavramsal çerçeve çizilerek Türkiye’deki mevzuat açısından kamu görevlisi kavramı ve bu kavramın seçilen ülkelerdeki kapsamının ne olduğu açıklanmıştır. Bu bölüm sendika kavramının tarihsel süreç içerisinde izlediği yol ve kamu görevlilerinin sendikalaşması üzerine tanımsal kavramlar ifade edilerek sonlandırılmıştır. Çalışmanın ikinci bölümünde kamu görevlilerine uluslararası mevzuatta verilen haklar ve özgürlükler Birleşmiş Milletler Belgeleri, Avrupa Birliği Belgeleri, Avrupa Konseyi Belgeleri ve Uluslararası Çalışma Örgütü Belgeleri çerçevesinde ele alınmıştır. Çalışmanın üçüncü bölümünde Türkiye’de kamu görevlileri çalışma ilişkileri gelişim süreci, anayasal ve yasalarda tanımlanan haklar üzerinden değerlendirilmiştir. Çalışmanın dördüncü bölümünde, 1982 Anayasası’nın oluşum süreci, kamu görevlilerinin sendika kurma ve üye olabilme hakkı, toplu sözleşme hakkı, grev hakkı, sosyal güvenlik hakkı, çalışma hakkı ve özgürlüğü konuları detaylı bir şekilde anlatılmıştır. Bu bölüm, kamu görevlilerinin çalışma hayatına ilişkin güncel sorunlar tartışılarak sonlandırılmıştır. Çalışmanın beşinci ve son bölümünde kamu görevlilerinin yeni anayasada teminat altına alınmasını beklediği haklara ilişkin nicel yöntemle gerçekleştirilen araştırmanın bulguları analiz edilmiştir.Bu çerçevede, raporda ayrıntılı olarak yer verilen anket analizlerinden de anlaşılacağı üzere kamu görevlileri, mevcut Anayasanın revize edilmesi yerine geniş katılımla sivil, demokratik, çoğulcu ve özgürlükçü yeni bir anayasa yapımına yüzde 87’nin üzerinde olumlu yaklaşmakta, yüzde 85 üstü bir oranda ise anayasada belirlenen hak ve özgürlüklerin sınırlanmasına ilişkin keyfi uygulamalara imkân tanımayan ve temel haklar konusunda özgürlükleri genişletici bir bakış açısının hâkim kılınmasını talep etmektedirler. Sınırlamaların istisnai olması ve düşünce, vicdan, inanç özgürlükleri gibi konularda ise sınırlama alanının dar tutulması savunulmaktadır. Bütün kamu görevlilerinin ve emeklilerinin sendika kurma, üye olma haklarının bulunması yönündeki önermeye yüzde 87’ye yakın olumlu bir yaklaşım söz konusudur. Yasal statü ve iş güvencesi ile ilgili önermelerde katılımcılar; öncelikle iş güvencesi ile kamu hizmetlerinin tarafsız verilmesi arasında güçlü bir bağın bulunduğu önermesine yüzde 88,7 oranıyla; statü hukukuna uymayan istihdam biçimlerinin iş güvencesini zedelediği önermelerine yüzde 84 oranıyla güçlü bir biçimde destek vermektedirler. “Kamu görevlilerinde statü hukukunun gereği olarak kadrolu istihdam dışındaki modeller (istisnalar dışında) uygulanmamalıdır” ve “İş güvencesi ve grev hakkı birbiriyle çelişen iki durum değildir” önermelerine de yaklaşık yüzde 80 oranında güçlü bir desteğin olduğu görülmektedir. Katılımcılar yüksek oranda her türlü ayrımcılığın önlenmesine yönelik hükümlerin yeni anayasada yer almasını talep etmekte, demokratik bir hak olan siyasi partilere üye olmayı ve bu hakkı kısıtlayıcı hükümlerin kaldırılmasını, kamu hizmetlerinin sunumunda kayırmacılık, mobbing ve ehliyet-liyakat ilişkisine dikkat edilmemesinin ayrımcılığa yol açtığını belirtmektedirler. Zorunlu meslek kıyafetleri dışında kamu hizmetlerinde kılık kıyafet serbestisi nispeten daha farklı bir dağılımla (toplamda yüzde 80) genel kabul görmektedir. Ankete katılınalar yüksek oranda “Karar süreçlerinde dinlenilme hakkı, gerekçeli karar hakkı, idarenin tarafsızlığı ilkesi gibi idari usul ve kurallar anayasal teminata kavuşturulmalıdır” önerisine destek vermektedirler. Aynı şekilde hak arama özgürlüğünün hayata geçirilmesini kolaylaştıracak daha etkili mekanizmaların üretilmesini talep etmektedirler. Dahası kamu görevlilerince, toplu sözleşme müzakereleri sonucunda uyuşmazlık çıkması halinde son karar mercii olan Kamu Görevlileri Hakem Kurulu’nun kamu işvereninden bağımsız ve adil bir biçimde karar verebilecek şekilde yapılandırılması istenmektedir. Toplu sözleşme konusunda kamu görevlisi ve emeklilerini içerecek şekilde haklara ilişkin kapsamın genişletilmesinin yanı sıra yeni yapılacak anayasada insan onuruna yaraşır iş ve ücretlerin güvence altına alınması hususları da öne çıkmaktadır. Bu bağlamda, araştırmanın temel hedefi sorunları yaşayanlar ile sorunları ortadan kaldıracakların müzakere yolunu kullanarak, örnek ülke incelemeleri ile birlikte Türk demokrasisine ivme kazandırmak ve yeni sivil bir anayasanın yapılmasına katkı sunmaktır
Bağlantı
http://hdl.handle.net/20.500.12627/176142https://avesis.istanbul.edu.tr/api/publication/0851ea1e-460d-4264-a9f5-b64461102790/file
Koleksiyonlar
- Kitap [103]