Hipertansiyon hastalarında MTHFR gen polimorfizmleri ve homosistein düzeylerinin incelenmesi
Yazar
Pençe, Sadrettin
Pençe, Halime Hanım
Araç, Eşref
Erdoğan, Bekir
Kuraş, Sibel
Üst veri
Tüm öğe kaydını gösterÖzet
Amaç: Hipertansiyon, kardiyovasküler hastalıklar için önemli bir
değiştirilebilir risk faktörüdür. Antihipertansif ilaçlar ve yaşam tarzı
değişiklikleri ile kan basıncının düşürülmesi hedef organ hasarını
azaltabilmekte ve hastalık sonuçlarını engellemektedir. Homosistein kan
plazmasında düşük mikromolar konsantrasyonlarda bulunan, protein kodlamayan,
diyetsel olmayan yolla oluşan sülfürlü bir aminoasittir. Homosistein
metabolizmasında ve rejenerasyonunda görevli önemli bir enzim olan MTHFR
(5,10-metilentetrahidrofolatredüktaz) C677T ve A1298C gen varyasyonlarının
etkisi kanser, miyokard infarktüs, diyabet, inme, renal hastalıklar, konjenital
defektler, koroner kalp hastalığı, depresyon ve şizofreni gibi birçok
hastalıkla ilişkilendirilmiştir. Çalışmamızda, hipertansiyon hastalarında MTHFR
C677T ve A1298Cpolimorfizmleri ve homosistein serum düzeyi belirlenerek bu
polimorfizmlerin homosistein serum seviyesi ve hipertansiyon üzerine etkisinin
incelenmesi amaçlanmıştır.Metod:
Çalışmaya hipertansiyon tanılı 80 birey (41 kadın ve 39 erkek) ve sağlıklı 67
birey (36 kadın ve 31 erkek) dahil edilmiştir. Bireylerden alınan periferal kan
örneklerinden genomik DNA izolasyonu yapılarak DNA konsantrasyonu ve saflığına
nanometre cihazında bakıldı. Öncelikle MTHFR geni PZR (polimeraz zincir
reaksiyonu) yöntemi ile çoğaltıldı. Sonra MTHFR geninin C677T ve A1298C
polimorfizmlerine bakılması için RFLP (restriksiyon fragment uzunluk
polimorfizmi) yöntemi ile kesim protokolü gerçekleştirildi ve polimorfizmler
agaroz jel elektroforezinde saptandı. Bireylerin serum örneklerinde ELISA
(enzime bağlı immunosorbent assay) yöntemi ile homosistein serum seviyeleri
ölçüldü. Sonuçlar SPSS 22 programı ile analiz edildi ve p˂0,05 istatiksel
olarak anlamlı kabul edildi.Bulgular:
MTHFR C677T genotip dağılımı incelendiğinde hasta ve kontrol grupları arasında
istatistiksel bir anlamlılık gözlendi (p<0,001). Kontrol grubunda en fazla
CC (%61,80) genotipi gözlenirken, hasta grubunda ise en fazla TT (%79,60)
genotipi gözlenmiştir. MTHFR A1298C genotip dağılımı incelendiğinde ise, hasta
ve kontrol grupları arasında istatistiksel bir anlamlılık gözlenmemiştir
(p=0,058). Hasta ve kontrol grupları genotip dağılımları incelendiğinde
birbirine yakın oranlar olduğu görülmüştür. Allel frekans dağılımları incelendiğinde
hem MTHFR C677T hem de A1298C allel frekansı dağılımlarında istatistiksel
olarak anlamlılık gözlenmiştir (sırasıyla p<0,001, p=0,005). Kontrol
grubundaki serum homosistein seviyeleri 19,41±1,76 μmol/L, hasta grubunda ise
24,63±2,18 μmol/L olarak bulunmuş olup istatistiksel olarak anlamlı bir
farklılık görülmemiştir (p=0,065). Hasta ve kontrol gruplarında MTHFR C677T ve
A1298Cpolimorfizmleri genotip frekans dağılımlarına göre serum homosistein
seviyelerinin anlamlılığına bakıldığında C677Tgenotip frekans dağılımları ve
homosistein seviyeleri arasında istatistiksel olarak anlamlılık gözlenmiştir
(p=0,027).Fakat, A1298C genotip frekansları ve homosistein seviyeleri arasında
istatistiksel olarak anlamlılık gözlemlenmemiştir(p=0,996).
Sonuç:
Çalışmamızda MTHFR 677TT genotipinin, hipertansiyon patogenezinde önemli rol
oynayabileceği gösterilmiştir. Hipertansiyonun klinik değerlendirilmesinde yeni
bir belirteç olabilir. MTHFR 677TT genotipinin homosistein seviyesinde artışa
neden olduğu da gösterilmiş olup, homosistein seviyesini düşürücü tedavilerin
belirlenerek hipertansiyon insidansında azalma olacağı kanısındayız.
Koleksiyonlar
- Bildiri [64839]