• Türkçe
    • English
  • Türkçe 
    • Türkçe
    • English
  • Giriş
Öğe Göster 
  •   Açık Erişim Ana Sayfası
  • Avesis
  • Dokümanı Olmayanlar
  • Makale
  • Öğe Göster
  •   Açık Erişim Ana Sayfası
  • Avesis
  • Dokümanı Olmayanlar
  • Makale
  • Öğe Göster
JavaScript is disabled for your browser. Some features of this site may not work without it.

Acentenin Müvekkilini Mahkemede Temsil Yetkisi (İzafeten Dava Hakkı): Türk Ticaret Kanunu’nun Milletlerarası Usul Hukuku Açısından İncelenmesi

Tarih
2021
Yazar
Esen, Emre
Üst veri
Tüm öğe kaydını göster
Özet
Türk Ticaret Kanunu m.105(2) uyarınca; acente, aracılıkta bulunduğu veya yaptığı sözleşmelerden doğacak uyuşmazlıklardan dolayı müvekkili adına dava açabileceği gibi, acenteye karşı da aynı sıfatla dava açılabilir. Acentenin müvekkilini mahkemede temsil yetkisi veya izafeten dava hakkı olarak adlandırılan bu imkân uygulamada daha ziyade yabancı tacirler aleyhine Türkiye’de dava açılabilmesi amacıyla kullanılmakta ve Türkiye’deki acente, yabancı tacire izafeten davalı gösterilmektedir. Türk tacirleri korumayı amaçlayan bu düzenlemede; yabancı tacire dava açılacak olduğunda Türkiye’de yetkili mahkeme bulunmayacağı ve davanın yabancı ülkede açılması mecburiyetinin doğacağı, bu mecburiyetin Türk tacirler bakımından zorluklara sebebiyet vereceği ve yabancı tacire Türkiye’de dava açılabilse dahi yabancı ülkeye tebligatın ciddi masraf ve zaman kaybına yol açacağı düşüncesiyle yabancı tacire izafeten Türkiye’deki acentesine karşı dava açılması imkânı getirilmiş ve Türkiye’de bir tebligat adresi tesis edilmiştir. Ancak yabancı tacire izafeten Türkiye’deki acentesine açılan davalarda acentenin hangi sıfatla yargılamada yer aldığı net olmadığı gibi, yetkinin tesis ediliş biçimi ve hakkında karar verilecek olan gerçek davalıya tebligat yapılmaksızın bir yargılamanın yürütülmesi sıra dışı uygulamalardır ve bu şekilde verilen Türk mahkeme kararlarının yurt dışında tenfizini neredeyse imkânsız hâle getirmektedir. Bu halde yabancı tacirin Türkiye’de malvarlığı yoksa Türk mahkemesi kararının etkisi kalmayacak, bu karar için harcanan zaman, emek ve para heba olacak ve Türk tacirleri korumak amacıyla getirilen düzenleme Türk tacirlerin aleyhine işlemiş olacaktır. Diğer taraftan TTK m.105(2) hükmüne istinaden Türk mahkemelerini yetkili kılabilmek için taraflar arasındaki yetki veya tahkim şartlarının geçersiz sayılması Türk hukukuna ve Türk ekonomisine zarar vermektedir. Bu nedenle TTK m.105(2) hükmünün kaldırılması ve yabancı tacir aleyhine açılacak davalar bakımından Türkiye’deki acentesinin bulunduğu yer mahkemesini yetkilendiren bir düzenlemenin getirilmesi gerekmektedir.
Bağlantı
http://hdl.handle.net/20.500.12627/168964
https://doi.org/10.26650/ppil.2021.41.2.971471
https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/1880799
Koleksiyonlar
  • Makale [92796]

Creative Commons Lisansı

İstanbul Üniversitesi Akademik Arşiv Sistemi (ilgili içerikte aksi belirtilmediği sürece) Creative Commons Alıntı-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.

DSpace software copyright © 2002-2016  DuraSpace
İletişim | Geri Bildirim
Theme by 
Atmire NV
 

 


Hakkımızda
Açık Erişim PolitikasıVeri Giriş Rehberleriİletişim
sherpa/romeo
Dergi Adı/ISSN || Yayıncı

Exact phrase only All keywords Any

BaşlıkbaşlayaniçerenISSN

Göz at

Tüm DSpaceBölümler & KoleksiyonlarTarihe GöreYazara GöreBaşlığa GöreKonuya GöreTürlere GöreBu KoleksiyonTarihe GöreYazara GöreBaşlığa GöreKonuya GöreTürlere Göre

Hesabım

GirişKayıt

Creative Commons Lisansı

İstanbul Üniversitesi Akademik Arşiv Sistemi (ilgili içerikte aksi belirtilmediği sürece) Creative Commons Alıntı-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.

DSpace software copyright © 2002-2016  DuraSpace
İletişim | Geri Bildirim
Theme by 
Atmire NV